Mesane kanseri hastalarında PD-1 ve PD-L1 ekspresyonlarının prognostik öneminin incelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SÜMEYYE DURUR

Danışman: Hatice Sevim Nalkıran

Özet:

Mesane kanseri, dünya çapında en yaygın görülen ilk 10 kanser arasındadır. Ülkemizde mesane kanseri; kanserler arasında en yaygın 6. kanser olup insidans ve mortalitesi erkeklerde kadınlara oranla yaklaşık 6 kat fazladır. İleri veya metastatik mesane kanserli hastaların standart tedavi yöntemleri ile medyan genel sağkalımı tanıdan itibaren yaklaşık 15 aydır. Son yıllarda yapılan bazı çalışmalarda, PD-L1/PD-1 moleküllerinin immün baskılama ve tümörlerin immün-kaçış mekanizmalarında önemli aracılar olduğu belirtilmektedir. Ayrıca PD-L1’in, mesane kanseri de dahil çeşitli malignitelerde yüksek seviyede eksprese edildiği bildirilmiştir. Bu çalışmada, mevcut mesane kanseri hasta kohortuna ait tümör dokularında PD-L1/PD-1 ekspresyon seviyelerinin prognostik öneminin araştırılması amaçlanmıştır. Bu kapsamda, PD-L1/PD-1 ekspresyonlarının tümör derecesi, kanser evresi alt gruplarındaki değişimi ve genel sağkalım ile ilişkisi incelendi. Mesane kanseri tanısı almış 48 hastanın parafin bloklarından monofazik fenol ve guanidin izotiyosiyanat metodu ile elde edilen RNA’lar kullanılarak qRT-PCR yöntemiyle gen ekspresyon seviyeleri belirlendi. İmmünohistokimyasal inceleme için optimizasyon çalışmaları yapıldı. Yüksek dereceli tümör grubunda istatistiksel olarak anlamlı seviyede artmış PD-L1 ekspresyonu görüldü (p<0.05). Ancak PD-L1 ekspresyon seviyesi kanser evreleri (pTa, pT1, pT2) arasında anlamlı bir fark göstermedi. Ayrıca; tümör derecesi, kanser evresi ve PD-L1 ekspresyonu alt grupları arasında genel sağkalımdaki fark anlamlı bulunmadı. PD-1 için amplifikasyon kanserli dokuda sınırlı sayıda gözlemlendiğinden gruplar arası analizler gerçekleştirilemedi. İmmünohistokimyasal inceleme için gerçekleştirilen optimizasyon çalışmaları non-spesifik boyanma ile sonuçlandı. Sonuçlarımız literatürle uyumlu olarak, mevcut mesane kanseri hasta kohortumuzda PD-L1’in yüksek ekspresyonunun tümörün agresifliği ve tümör derecesi ile ilişkili bir biyobelirteç olabileceğini göstermektedir. Ayrıca tümör dokularında yüksek PD-L1 ekspresyonu belirlenen mesane kanseri hastalarında, standart tedaviye alternatif anti-PD-L1 immünoterapi seçeneğinin önerilmesi konusunda rasyonel bir temel sağlayabileceği düşünülmektedir.